Hakaret Suçu

Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesine göre şerefe karşı işlenen bir suçtur. Türk Hukuk Sistemi bireyin maddi varlığı ile beraber manevi varlığının da korunması gerekliliği üzerine kurulmuştur. Bu doğrultuda kişilerin manevi bütünlüklerine yönelik saldırılar yaptırım altına alınmıştır. İşte TCK hakaret suçu fiilinin kanunda düzenlenmesi ve yaptırım altına alınmasının temelinde bireyin şeref ve haysiyetine yönelen saldırıların önlenmesi amacı yer almaktadır.

Hakaret Suçu Cezası Nedir?

Hakaret Suçu Nedir?

Hakaret suçu kişinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek eylem veya söylemler olabilir. Bu fiil kişinin yüzüne karşı veya gıyabında yapılabilir. Gıyabında hakaret en az 3 kişinin duyması ile oluşur. 3'ten az kişinin duymasıyla hakaret edilmiş sayılmaz. Hakaret suçu TCK 125:

Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...) veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir. Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.”

125. maddenin bu fıkralarında belirtilen fiil suçun temel şeklidir. Zira diğer fıkralarda suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerine yer verilmiştir.

TCK 125/2’ye göre:

“Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.”

Dolayısıyla mesajla küfür etmenin cezası da hakaret suçunun temel şeklinde öngörülen cezayla aynı olacaktır.

TCK’da özel olarak düzenlenen hakaret suçları

TCK 125 genel hakaret hakkındadır. TCK’da özel hakaret hallerine ayrıca yer verilmektedir. Bu ayrım her ne kadar TCK’da ifade edilmese de, doktrinde ‘özel tahkir suçları’, ‘genel tahkir suçları’ ayrımına yer verilmiştir. 

Özel hakaret suçları:

  1. Cumhurbaşkanına hakaret suçu (TCK m. 299)
  2. Devletin egemenlik alametlerini aşağılama (TCK m. 300)
  3. Türk milletini ve anayasal kurumları aşağılama (TCK m. 301)
  4. Yabancı devlet bayrağına karşı hakaret

Dikkat edilmesi gerekir ki hakaret suçu Cumhurbaşkanı’na karşı özel olarak düzenlense de aynı düzenleme milletvekiline hakaret suçu olarak getirilmemiştir. Milletvekiline hakaret kanunda özel olarak yer almaz. Milletvekillerine karşı işlenen hakaret suçları şartları oluşması halinde TCK m.125 kapsamında değerlendirilecektir.

Atatürk'e hakaret suçu

TCK’da Atatürk’e hakaret suçu özel olarak düzenlenmemiştir.

Her ne kadar TCK’da düzenleme alanı bulmasa da Atatürk'e hakaret suçu 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. Atatürk'e hakaret 1 yıldan 3 yıla kadar, cumhurbaşkanına hakaret 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına tabidir. Ancak Atatürk'ü sembolize eden şeylerin tahrip edilmesi halinde cezanın üst sınırı 5 yıla çıkarılır.  Kanunun 1. maddesine göre:

“Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir. Yukarki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır.”

Hakaret Suçu İçin Kaç Şahit Gereklidir?

Hakaret suçu için kural olarak 3 şahit gerekir. Gıyapta hakaret için prensip budur. Doğrudan (huzurda) hakarette şahit zorunlu değildir.

Hakaret Suçu Çeşitleri

Hakaret suçunu düzenleyen TCK m. 125’te gıyapta hakaret kavramına yer verilerek huzurda ve gıyapta hakaret ayrımı yapılmıştır.

  • Huzurda Hakaret: Hakaret suçunun huzurda işlenmesinden kasıt doğrudan doğruya mağdur tarafından hakaretin öğrenilmiş olmasıdır. Aslında huzurda hakarette fail ile mağdurun yüz yüze olmaları gerekmez. Yalnızca mağdurun hakareti aracısız öğrenmesi huzurda gerçekleşmesi için yeterlidir.
  • Gıyapta Hakaret: Gıyapta hakarette ise durum biraz farklıdır. Öncelikle gıyapta hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az 3 kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekecektir. Yani gıyapta hakaret suçunun cezalandırılabilmesi için en az 3 şahit gerekecektir. Gıyapta hakaret kavramından mağdurun bulunmadığı bir yerde işlenen hakaret suçu anlaşılmalıdır.

Hakaret Suçu Nitelikli Halleri

Hakaret suçunun nitelikli hallerinin tespiti hem cezanın belirlenmesi konusunda hem de suçun şikayete tabi olup olmaması konusunda büyük önem arz etmektedir.

Suçun cezayı ağırlaştıran nitelikli halini düzenleyen hakaret suçu TCK m.125/3,4’e göre:

“Hakaret suçunun;

a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle, İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.

Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.”

Kamu Görevlisine Görevinden Dolayı Hakaret

Hakaret suçunu düzenleyen TCK m.125’e göre cezayı ağırlaştıran ilk nitelikli hal suçun kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenmesidir. Nitelikli hallere yönelik öncelikle şunu söylemek gerekir. Kanun nitelikli halleri düzenlerken suçun temel şeklinde düzenlenen huzurda hakaret, gıyapta hakaret ayrımına yer vermemiştir. Dolayısıyla yukarıda ifade ettiğimiz gıyapta hakaret suçunun oluşması için gereken şartlar burada aranmayacaktır.

Kamu görevlisinin görevinden dolayı kavramının kapsamına hangi durumların girdiğinin tespit edilmesi gerekecektir.  Bu tespit hem hakaret suçu cezası noktasında hem de suçun şikayete tabi olup olmaması noktasında büyük önem arz etmektedir.

Yargıtay bir kararında ‘görevinden dolayı’ kavramından ne anlaşılması gerektiğini açıkça ifade etmiştir. Şöyle ki:

“…Görev sırasında ancak görevinden dolayı olmayan hakaretler ise 125/1’de düzenlenen hakaret suçunun basit halini oluşturacak ve soruşturulması ve kovuşturulması da mağdurun şikayetine bağlı olacaktır. “Görevinden dolayı” kavramından tam olarak ne anlaşılması gerektiğine gelince; yapılan kamu görevi ile hakaret eylemi arasında nedensellik bağının bulunması gerekmektedir. Hakim bu nedensellik bağının bulunup bulunmadığını saptayarak, eylemin, suçun basit haline mi yoksa nitelikli haline mi uyduğunu belirleyecektir. Bu saptama yapılırken, hakaret eylemlerine muhatap olan kamu görevlisinin faile karşı doğrudan veya dolaylı görev yapması koşulu aranmayacaktır. Zira, hakaret doğrudan görevle ilgili olabileceği gibi, görevin yerine getiriliş yöntemi ya da sonuçları ile ilgili de olabilir.” ( Yargıtay CGK., 23/09/2008 T., 2008/180 E., 2008/205 K.)

Yargıtay kararından da anlaşılacağı üzere yapılan görev ile işlenen hakaret suçu arasında nedensellik bağının bulunması suçun nitelikli halinin işlendiği sonucunu doğuracaktır. Yine aynı kararda Yargıtay nöbet tutan polise hakaret suçu işlenmesi olayında polise ‘“yata yata para kazanıyorsunuz şerefsizler” ifadesini kamu görevlisine görevinden dolayı işlenen bir suç olarak kabul etmiş ve dolayısıyla suçun nitelikli hali olarak saymıştır.

Tüm bunlara ek olarak hakaret suçu şikayete tabi mi sorusuna hayır cevabının verilebileceği tek hal suçun kamu görevlisine görevinden dolayı işlenmesi halidir. TCK m.131’e göre:

“Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır.”

Suçun Dini, Siyasi, Sosyal, Felsefi İnanç, Düşünce Ve Kanaatlerini Açıklamasından, Değiştirmesinden, Yaymaya Çalışmasından, Mensup Olduğu Dinin Emir Ve Yasaklarına Uygun Davranmasından Dolayı Hakaret Suçu

Bu nitelikli hal din ve vicdan özgürlüğü ile beraber düşünceyi açıklama özgürlüğünü de koruma altına almıştır. Bu nitelikli hale örnek vermek gerekirse:

  • Belirli bir siyasi partiye mensup olduğunu açıklayan kişiye karşı küçük düşürücü sözler söylemek,
  • Politik görüşünü değiştirdiği için bir kişiye ‘dönek’ şeklinde hitap etmek

Cezayı ağırlaştıran bu nitelikli halde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta suçun aktif hareketleri koruma altına aldığı hususudur. Doktrinde bu konuda ciddi tartışmalar olsa da, kanun lafzı pasif davranışlara karşı işlenen hakaret suçlarını bu fıkra kapsamında saymamaktadır. Örneğin, kişinin mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı hakarete uğraması halinde TCK hakaret suçu temel cezası arttırılarak uygulanır. Fakat kişinin dinin emirlerine uygun davranmamasından ötürü (oruç tutmaması, alkol kullanması vb.) hakarete uğraması halinde ceza artırımı söz konusu olmaz. Bu halde hakaret eden, şartlar gerçekleşmişse suçun temel şeklinden ötürü cezalandırılabilecektir.

Hakaret Suçunun Kişinin Mensup Olduğu Dine Göre Kutsal Sayılan Değerlerden Bahisle İşlenmesi

Eski kanun döneminde bu fıkranın karşılığı ‘kutsal varlıklara hakaret suçu’ kapsamındaydı. Suçun kişinin kutsal saydığı değerlerden ötürü işlenmesi halinde kişinin hem din ve vicdan özgürlüğü hem de şeref ve haysiyeti zarar görecektir. Dolayısıyla bu husus suçun cezayı arttıran nitelikli hali olarak düzenlenmiştir.

Hakaret Suçunun Aleni Olarak İşlenmesi

TCK’da alenen hakaret suçu cezayı ağırlaştıran neden olarak düzenlemiştir. Fakat alenilik kavramından ne anlaşılması gerektiği açıklanmamıştır. Yani, aleniyet kavramından ne anlaşılması gerektiği her somut olay bakımından ayrı ayrı değerlendirilmelidir. 

Aleniyet şartının oluşması hakaret teşkil eden söz veya eylemin görülmesi, duyulması olanağının yaratılmış olmasıdır. Sokaklarda, parklarda, kafelerde bu suçun işlenmesi aleniyet unsurunun sağlandığını gösterir.

Bu noktada hakaret suçunun kitle iletişim araçlarıyla işlenmesi hususuna da değinmek gerekmektedir. Zira sosyal medyanın hayatımızda önemli derecede yer etmesiyle bu suçun sosyal medyada hakaret suçu şeklinde işlenmesi arasında paralel bir ilişki ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla sosyal medya hakaret suçu cezası aleniyet unsuru gerçekleşmiş olduğundan temel cezada arttırım yapılacaktır.

Yargıtay’ın aleniyet unsurunun gerçekleştiğini kabul ettiği yerlere ilişkin emsalleri:

  • Hakaret eylemini herkesin gelip geçebileceği yolun kıyısında gerçekleşmesi (Y. 4.CD., 2012/25782 E., 2014/26950 K., 24.09.2014 T.)
  • Hakaret eyleminin sokakta gerçekleşmesi ( Y. 18.CD., 2015/43917 E., 2017/14349 K.,  05.12.2017 T.)
  • Adliye koridorunda hakaret etmek (Y. 2.CD.,  2000/9586 E., 2000/11369 K., 26.10.2000 T.)
  • Kahvehanede hakaret etmek (Y. 3.CD., 2015/13528 E., 2015/31383 K., 09.11.2015 T.)
  • Hastane acil servis girişinde hakaret etmek (Y. 18.CD, 2015/9791 E., 2016/636 K., 14.01.2016 T.)

Yargıtay’ın aleniyet unsurunun gerçekleşmediğine yönelik emsalleri:

  • Cezaevi içinde hakaret etmekte aleniyet yoktur (Y. 18.CD., 2018/4950 E., 2019/1187 K., 14.01.2019 T.)
  • Polis karakolu içerisinde hakaret etmek aleni sayılmaz (Y. 5.CD., 2013/208 E., 2014/3880 K., 07.04.2014 T.)
  • Kişinin bir kurumdaki kendi yatak odasında hakaret etmek aleni değildir (Y. 18.CD., 2017/7747 E., 2019/3756 K., 25.02.2019 T.)
  • Apartman merdivenlerinde hakaret etmekte aleniyet yoktur (Y. 4.CD., 2013/32103 E., 2014/32898 K., 13.11.2014 T.)

Haksız Fiil Nedeniyle veya Karşılıklı Hakaret

TCK m.129’a göre:

“Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde, kişiye ceza verilmez.

Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.”

TCK 129 düzenlemesi cezayı hafifleten nitelikli hallerden biridir. TCK 129'a göre bir takım hallerde cezada indirime gidilebileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilir.

  1. İlk düzenleme hakaretin haksız bir eyleme karşı işlenmesi durumunda cezada indirim olabileceği veya ceza verilmeyebileceğidir. Örneğin, evine hırsızın girmekte olduğunu gören birinin hırsıza karşı hakaret niteliğinde sözler sarfetmesi halinde hakim cezada indirim yapabileceği gibi ceza vermeme yoluna da gidebilir.
  2. İkinci düzenleme hakaretin kasten yaralama fiili neticesinde işlenmesidir. Örneğin, kendisine yumruk atan birine karşı hakaret eden kişiye hakim ceza vermeyecektir. Dikkat edilmelidir ki kasten yaralama suçuna karşı işlenen hakarette cezada indirim yapılması hakimin takdirinde değildir; bu halde hakim ceza vermeyecektir.
  3. Üçüncü düzenleme ise karşılıklı hakaret suçu düzenlemesidir. Hakaretin karşılıklı işlenmesi halinde hakime takdir yetkisi verilmiştir. Hakim bu halde cezada indirim yapabileceği gibi ceza vermeyebilir.

Hakaret Suçu Cezası

TCK hakaret suçu cezası TCK 125’te düzenlenmiştir. Hakaret suçu cezası fiilin kime karşı işlendiğine, nasıl işlendiğine veya neden işlendiğine yönelik olarak değişir. Bu noktada cezanın tespitinin ayrı ayrı yapılması gerekir. Suçun temel şekline 3 aydan 2 seneye kadar hapis veya adli para cezası verilir.

  1. Suçun temel şekline 3 aydan 2 seneye kadar hapis veya adli para cezası verilir.
  2. Mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle hakaret suçu işlenirse 3 aydan 2 seneye kadar hapis veya adli para cezası verilir.
  3. Suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenirse ceza 1 seneden başlar.
  4. Suç dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı işlenirse ceza 1 seneden az olamaz.
  5. Suç kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle işlenirse, ceza 1 seneden başlar.
  6. Suç alenen işlendiyse ceza 1/6 oranda arttırılır.

Hakaret Suçu Cezası Kaç TL

Hakaret suçunun cezası hapis veya adli para cezası olarak düzenlenmekle beraber adli para cezasının sınırı belirtilmemiştir. Hakaret davası cezası kaç TL 2022 yılında en az 20 en fazla 100 TL bir gün karşılığı olacak şekilde ve bununla beraber 5 günden az 730 günden fazla olmamak şartıyla 100 TL ile 73.000 TL arasında değişir.

Hakaret Hangi Suça Girer?

Birine karşı hakaret eden, küfür eden kişi TCK m. 125’e göre cezalandırılır. Ancak mağdurun Cumhurbaşkanı olması veya suçun Atatürk aleyhine işlenmesi halinde suç tipi değişecektir. Bununla beraber hakaret suçunun haksız bir fiil nedeniyle veya karşılıklı olarak işlenmesi halinde m.128’e göre cezalandırılacaktır. Hakaretin kişinin hatırasına yönelik olması halinde de m.129’a göre ceza tespit edilecektir.

Hangi Kelimeler Hakaret Sayılır?

Hangi kelimelerin tam olarak hakaret suçuna sebebiyet vereceği kanunda açıkça sayılmamıştır. Zaten böyle bir hususun tek tek kanunda sayılabilmesi pek mümkün değildir. Zira hangi kelimelerin hakaret suçunun oluşmasına sebebiyet vereceği her olay bağlamında ayrı ayrı değerlendirilmesi gereken bir husustur. Hakaret suçu Yargıtay kararları incelendiğinde genel olarak hakaret kabul edilen kelimelerin tespit edilebilmesi mümkün olacaktır.

Yargıtay kararlarında hakaret sayılmayan sözler:

  • Adam değilsin (Y. 4. CD., 2021/15090 K.)
  • Sizler yalakasınız (Y. 4. CD., 2021/27093 K.)
  • Siz insan değilsiniz (Y. 4. CD., 2021/15035 K.)
  • Bacaksız (Y. 4. CD., 2021/12060 K.)
  • Sen erkek misin (Y. 4. CD., 2021/2728 K.)
  • Ahlaksız ((Y. 18. CD., 2020/1934 K.)
  • Gavur (Y. 18. CD., 2017/3352 K.)
  • Seni paramla satın alırım (Y. 18. CD., 2020/4519 K.)

Terbiyesiz, saygısız demek hakaret değildir

“Olayda sanığın katılana yönelik kullanmış olduğu “terbiyesiz, saygısız” şeklinde, kaba ifade ve ağır eleştiri niteliğindeki sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunu oluşturmayacağı gözetilmelidir.” (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, 2016/6745 K.)

Erkeksen gel demek hakaret değildir

"Olay günü sanığın, müştekiye söylediği kabul edilen “terbiyesizlik yapma, pislik yapma erkeksen gel yüzüme söyle” şeklindeki sözü, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve dolayısıyla hakaret suçunun unsurlarının oluşmamıştır.” (Yargıtay 18. Ceza Dairesi, 2018/14490 K.)

Adam olamamışsın demek hakaret değildir

“….okumuşunda adam olamamışın” şeklindeki ifadeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı davranış - ağır eleştiri niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi, bozma nedenidir.” (Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2020/15390 K.)

Yargıtay kararlarında hakaret sayılan sözler:

  • Aptal
  • Şerefsiz
  • Fahişe
  • Rüşvetçi
  • Hayvan
  • Köpek 

Hakaret Suçu Nasıl İspatlanır?

Hakaret suçunun ispatı için delillerin neler olduğu her somut olay bakımından değişir. Örneğin telefonda hakaret suçu nasıl ispatlanır noktasında hakaret içerikli sözlerin mesajla iletilmiş olması halinde bu mesajlar mahkemede delil olabilir. Telefonda hakaretleri hoparlörden başkalarının duyması da şahitlik oluşturur. Bununla beraber e-posta, mektup, güvenlik kamerası görüntüleri de yine hakaret suçunu ispata yarar delillerdendir.

Hakaret Davası Sicile İşler Mi?

Hakaret suçundan ceza alanlar bu cezanın sicillerine işleyip işlemeyeceğini merak eder. Adli sicile halk tabiriyle sabıka kaydına kesinleşen mahkeme kararları işler. Hakaret davası sonucunda kesinleşen mahkeme kararı da adli sicile (sabıka kaydına) işler.

Hakaret Davası Ne Kadar Sürer?

Ceza davaları davanın karışıklığı, sanık veya mağdurların sayısı, mahkemelerin iş yoğunluğu gibi çeşitli sebeplerden ötürü değişken sürelerde biter. Hakaret suçu ceza davası yaklaşık 1 sene sürer. Sanık firari ise, tanık duruşmalara gelmiyor ise dava süresi uzar.

Hakaret Suçu Zamanaşımı Süresi

Hakaret suçu zamanaşımı 8 senedir. Hakaret suçunun basit halinin cezası, 3 aydan 2 seneye kadar hapis veya adlî para cezasıdır. Bu nedenle bu suçta dava zamanaşımı süresi, TCK m. 66/1-e hükmüne göre 8 yıllık dava zamanaşımı süresine tabi olacaktır.

Hakarete Uğrayan Kişi Ne Yapmalı?

Hakaret suçu mağduru fiili ve faili öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde şikayette bulunmalıdır. Şikayet edilmez ise Cumhuriyet Savcısı re’sen hareket edemeyecektir.

Şikayet şartının istisnası kamu görevlisine karşı görevinden ötürü işlenen hakaret suçu ile Cumhurbaşkanı’na hakaret suçudur. Bu suçlarda Cumhuriyet Savcısı re’ sen harekete geçer. Kişi (kamu görevlisi olmayan) hakarete uğrarsa, failin hakaretten yargılanabilmesi için suç duyurusunda bulunması gerekir.

Hakaret Davası Sonucu Ne Olur?

Hakaret davası sonucu hakim suçun işlenmiş olduğuna yönelik bir kanaate varırsa bir cezaya hükmedecektir. Bu cezalara karşı şartlar mevcutsa kanun yollarına (itiraz) gidilebilecektir. Hakaret davası sonucu kesinleşirse, hakaret suçundan verilen hüküm adli sicil kaydına işleyecektir.

Hakaretten Tutuklama Olur Mu?

Tutuklama kararı en ağır koruma tedbirlerinden biridir. Bu nedenle sıkı şartlara bağlanmıştır. Hakaret suçundan ötürü şüpheli veya sanığa ilişkin tutuklama kararı verilebilmesi için yargılanma sırasında kaçma şüphesi ya da delilleri karartma şüphesi olmalıdır. Bununla beraber kuvvetli suç şüphesinin de olması gerekir.

Argo Kelimeler Hakarete Girer Mi?

Her argo sözcüğü hakaret olarak saymak suçun kapsamını oldukça genişletecektir. Kaldı ki argo kelime manası ile “her yerde ve her zaman kullanılmayan veya kullanılmaması gereken çoklukla eğitimsiz kişilerin söylediği söz veya deyim” demektir. Dolayısıyla bir sözcüğü sırf argo diye hakaret kapsamına almak söz konusu olmayacaktır. Somut olay bakımından kullanılan kelimenin manası da dikkate alınarak ayrı ayrı değerlendirme yapılacaktır.

Hakaretten Tazminat Alınır Mı?

Hakaret bir haksız fiildir. Hakaret suçunun işlenmesi sonucunda mağdurun şeref ve saygınlığı zarar görmekte ve dolayısıyla mağdur manevi olarak yıpranmaktadır. İşte bu yıpranmanın karşılığı olarak manevi tazminat davası açılması mümkündür. Manevi tazminat davası mağdurun kendi yerleşim yerinde veya davalının yerleşim yerinde açılabilecektir.

Hakaret İle Tehdit Suçunun Karşılaştırılması

Tehdit ve hakaret suçu birbiriyle karıştırılan suçlardandır. Bu suçların birbiriyle karıştırılabilmesinin sebebi somut olaylarda birine hakaret edildiğinde kullanılan sözcüklerin tehdit suçu kapsamında da değerlendirilebilmesidir. Tehdit suçunun oluşabilmesi için failin bir başka kişiyi veya bu kişinin yakınının yaşamına, bedensel veya cinsel dokunulmazlığına karşı bir saldırı yapılacağından söz ederek korkutması gerekmektedir. Bununla beraber kişiye mal varlığı açısından büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehdit eden de bu suçtan cezalandırılacaktır.

Somut olayda tehdit hakaret suçu bahsinde karıştırılan hususların başında kişiye cinsel dokunulmazlığına yönelik hakaret edilmesi halinde bu ifadelerin aslında tehdit suçu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususu yer almaktadır. Bu noktada sadece kullanılan ifadelere bakılmaktansa olayın öncesi ve sonrasının da değerlendirilmesi ve bu değerlendirmeye yönelik bir karar verilmesi gerekecektir.

Uluslararası Hukukta Hakaret Suçu

Hakaret suçu birçok hukuk düzeninde yaptırım altına alınmıştır. Örneğin Alman Ceza Kanunu m. 185’te sövme niteliğindeki hakaret suçunun bir yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası ile cezalandırılacağı öngörülmüştür. Alman Ceza Kanunu’nda da TCK gibi şeref, saygınlık, onur gibi değerlerin koruma altına alınması amaçlanmıştır. Yine Türk Hukuk sisteminde olduğu gibi bu suçun alenen işlenmesi de cezayı ağırlaştıran neden olarak sayılmıştır.

765 Sayılı TCK, 1889 tarihli İtalyan Ceza Kanunu’ndan iktibas edilerek alınmıştır. Dolayısıyla 765 Sayılı TCK hükümlerine benzer düzenlemeler İtalyan Hukuku’nda da yer almaktadır. İtalyan ceza hukuku sisteminde bu suç için ayırıcı unsur suçun mağdurun huzurunda gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği yönündedir. Bu kapsamda hakaret ve sövme suçları arasında farklılıklar mevcuttur. Mağdurun huzurunda gerçekleştirilen kişini onuruna yönelik saldırı oluşturan eylemler ‘sövme’ suçu olarak tanımlanmaktadır. Buna karşılık mağdurun yokluğunda gerçekleştirilen ve kişinin onuruna yönelik eylemler ise hakaret suçu kapsamında değerlendirilmektedir.

Hakaret suçuna ilişkin AİHM kararları da konunun kavranabilmesi için önem teşkil etmektedir. AİHM yerel mahkemelerce hakaret olarak nitelendirilen sözcükleri bazı kararlarında eleştiri olarak değerlendirmiş bazı kararlarında ise topluma mal olmuş kişilerin bu tarz söylemleri kaldırabilmesi gerektiği şeklinde kararlar vermiştir. 

Uluslararası hakaret suçu davaları

  • Bu davada siyasi bir eylemcinin Fransa Cumhurbaşkanı’nın korteji geçerken “defol git, salak herif” söylemleri inceleme konusu olmuştur. Eylemci yerel mahkemelerce Fransa Cumhurbaşkanı’na hakaretten ötürü hüküm giymiştir. İşte AİHM’de bu hüküm inceleme konusu yapılmıştır. AİHM bu kararda kişinin Cumhurbaşkanı olmasına büyük önem atfetmiştir. Zira siyasi rolü olan bir kişiye karşı söylenen bu sözleri yergi niteliğinde saymıştır. Ayrıca söz konusu olayda sözlerin toplumsal eleştiri biçiminde olduğunu, kamu yararını ilgilendiren sorunların özgürce tartışılmasında bu ifade biçimlerinin demokratik toplumlar için vazgeçilmez olduğuna karar vermiştir. (Eon / Fransa, 26118/10, 14/03/2013)
  • Bu davada bir gazeteci bir siyasetçi ile ilgili gazetede yazı yazmıştır. Yazının içeriği siyasetçinin halihazırda devam eden ceza yargılamasına ilişkindir. Gazeteci yazılarından ötürü hakaret suçundan mahkum edilmiştir. Mahkumiyete konu hakaret olarak nitelendirilen sözcük siyasetçiye yönelik “soyguncu belediye başkanı” ifadesidir. Belediye başkanı hırsızlık suçundan ötürü cezalandırılmış ve gazeteci de bu yargılamaya istinaden “soyguncu belediye başkanı” ifadesini kullanmıştır. AİHM başvuruda 10. maddenin ihlal edildiğine karar vermiştir. Gazetecilerin diğer vatandaşlara nazaran abartma hakkına sahip olduğunu üstelik belediye başkanının da topluma mal olmuş bir kişi olarak eleştirilere karşı daha fazla hoşgörü göstermek zorunda olduğunu belirtmiştir. (Dabrowski /Polonya ,18235/02, 19/12/2006)
  • Bu davada başvurucu bir gazetecidir. Gazeteci Lingens geçmişinde Nazi faaliyetleri bulunan bir siyasetçi ile koalisyon kuracağını açıklayan Federal Şansölye Bruno Kereiski'yi eleştiren yazılar yazmıştır. Bu yazılarında “ahlaksızca”, “en adi türden fırsatçılık”, “yüz kızartıcı” şeklinde ifadeler kullanmıştır. Lingens bu ifadelerinden ötürü para cezasına mahkum edilmiştir. Bunun üzerine AİHM’e başvurmuştur. AİHM, politikacıların kendilerine yöneltilen ağır eleştirilere tahammül etmek durumunda olduğunu vurgulamış ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine yönelik karar vermiştir. AİHM, aslında önceki içtihatlarında da olduğu gibi siyasetçilerin eleştirilere özel kişilerden daha fazla hoşgörü göstermesi gerektiği ilkesine dayanmış ve mahkûmiyetin ifade özgürlüğüne orantısız bir müdahale oluşturduğuna hükmetmiştir. Sonuç olarak Lingens’in ifadelerini hakaret niteliğinde görmemiştir. 

Hakaret Suç Duyurusu Dilekçe Örneği

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına

Şikayet Eden: İsim Soyad (T.C. Kimlik Numarası)

Vekili: Av. Pınar Denktaş

Şüpheli: İsim Soyad

Suç: Hakaret, TCK 125

Suç Tarihi: 20.09.2023

Açıklamalar:

Müvekkilim 20.09.2023 tarihinde evine doğru yol güzergahında giderken kimliği belirsiz şahıslar tarafından önü kesilerek şerefsiz, aptal, geri zekâlı vb. şekilde hakaretlere maruz kalmıştır. Müvekkilim ile hakaret eden şahıslar arasında herhangi bir tanışıklık olmamakla beraber aralarında bir tartışma da yaşanmamıştır. Ayrıca müvekkilim bakımından haberleşmenin gizliliğini ihlal (TCK 132) etmiş ve basit yaralama suçu işlenmiştir. Bununla beraber müvekkilime şantaj yapılmaktadır. Açıklanan bu sebeplerden ötürü şüpheli şahısların yakalanıp ilgili suçlardan ötürü cezalandırılmasını işbu dilekçe ile saygılarımla arz ediyorum.

Şikayet Eden Vekili

Av. Pınar Denktaş

Hakaret Suçu Savunma Dilekçesi

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine

Dosya No:

Sanık:

Müdafi: Av. Pınar Denktaş

Konu: Savunmalarımızın sunulmasından ibarettir.

Müvekkilim hakkında TCK m. 125 uyarınca Hakaret suçuna istinaden işbu kamu davası açılmıştır. Açılan davaya ilişkin savunmalarımızı sunmaktayız. Şöyle ki:

Müvekkilim ile katılan 01.10.2023 tarihinde ev adresinde karşılaşmışlardır. Müvekkilimin halihazırda katılandan 9.500 TL alacağı mevcuttur ve bu alacaktan ötürü katılan ile aralarında tartışma çıkmıştır. Çıkan tartışmada katılan müvekkilime iki kere yumruk atmış ardından müvekkilim işbu davaya konu hakaretleri sarfetmiştir. Müvekkilimin hakaret içeren söylemleri tamamen uğradığı fiziksel şiddetin etkisiyledir. Bu sebeplerden ötürü müvekkilim hakkında TCK m. 129/2 gereğince ceza verilmemesini Sayın Mahkemenizden saygılarımla arz ve talep ederim.

Sonuç ve İstem: Yukarıda açıkladığımız hal ve sebeplerden ötürü müvekkilim hakkında isnat edilen suçlara ilişkin ceza verilmemesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim.

Sanık Müdafii

Av. Pınar Denktaş

Kaynak:

Türk Ceza Kanunu