Kira Artışı
Kira artışı, enflasyon sebebiyle ekonomide yaşanan dalgalanmalara bağlı olarak her geçen gün gündemi daha da meşgul etmektedir. Zira Türkiye’de bulunan 23 milyon hanenin yaklaşık 6 milyonu kiracı olarak yaşamaktadır. Son 15 yılda ise oturduğu ev için kira ödeyen hane oranı %18’den %26’ya yükselmiştir.
AB İstatistik Ofisi verilerine göre 2020 yılında Avrupa ülkeleri arasında yapılan sıralamaya göre Türkiye %42 kiracıyla en fazla kiracı bulunan 4. ülke olmuştur. İstanbul’da ise en fazla kiracı %62 oranı ile Şişli’de bulunmaktadır.
Sulh hukuk mahkemelerinde görülen davaların yaklaşık %40’ı kira bedeline ilişkindir. Ne yazık ki yargı yükünün büyük bir kısmını da kira artışı hususu oluşturmaktadır.
Öyleyse bu mağduriyetlerin giderilmesi ve tarafların haklarının Türk Borçlar Kanunu ve güncel mahkeme uygulamaları ile yeni kanun düzenlemeleri zemininde anlatılıp aydınlatılması önem arz etmektedir.
Kira Artışı Nedir?
Kira artışı, yenilenen kira sözleşmelerinde uygulanan kira bedelinin belirli aralıklarla artırılması ve günün ekonomik koşullarıyla uyumlu hale getirilmesidir.
Zira kural olarak, belirli süreli konut ve çatılı işyeri kira sözleşmeleri, kiraya veren tarafından sürenin bitimine dayanılmak suretiyle sona erdirilemez. Kira sözleşmelerinde sürenin bitmiş olması sebebiyle sözleşmenin sona erdirilmesi hakkı birtakım şartların varlığı halinde ve yalnızca kiracıya tanınmaktadır.
Dolayısıyla kiracı tarafından sona erdirme hakkı kullanılmadıkça kira sözleşmesi, sürenin bitiminde sona ermemekte ve kendiliğinden uzamaktadır.
Uzayan kira sözleşmelerinde kira bedeline ilişkin hüküm aynı şekilde uzamamaktadır. Yeni kira döneminde uygulanacak olan kira bedeli, kira artış oranı kadar artırmak suretiyle belirlenmektedir.
Kiracı Aleyhine Düzenleme Yasağı Nedir?
Türk Borçlar Kanunu m. 339 vd. ile “konut ve çatılı işyeri kiraları” hususu düzenlenmiş bulunmaktadır. Konut, barınma ihtiyacına cevap veren taşınmaz için kullanılmaktadır. İşyeri ise ticari veya sınai nitelikte ekonomik ya da mesleki faaliyetlerin yürütüldüğü veya en azından baskın karakter gösterdiği taşınmazlar bakımından kullanılmaktadır. Bu çerçevede yapılan kira sözleşmeleri “konut kirası” ve “işyeri kirası” olarak adlandırılmaktadır.
Öncelikle ve önemle belirtilmelidir ki konut ve çatılı işyeri kira sözleşmelerinde kiracının ekonomik bakımdan zayıf konumda olduğu düşüncesi hakimdir. Bu sebeple hukuk düzeni kiracıyı korumaya yönelik bir yaklaşım benimsemiştir. Konut ve çatılı işyeri kiraları bakımından “kiracı aleyhine düzenleme yasağı” öngörülmektedir.
Bu hususa ilişkin düzenleme içeren TBK m. 346 hükmü şu şekildedir:
“Kiracıya, kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemez. Özellikle, kira bedelinin zamanında ödenmemesi hâlinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.”
Bu çerçevede, kira sözleşmesi yapılırken gerçekleşen ödemeler ve kira sözleşmesine konulan kayıt ile daha sonra yapılacak ödeme yükümlülükleri yasak kapsamında sayılmaktadır.
Ev Sahibi Kirayı Arttırabilir Mi?
TBK m. 343 hükmünde
“Kira sözleşmelerinde kira bedelinin belirlenmesi dışında kiracı aleyhine değişiklik yapılamaz.”
denmektedir. Bu hüküm ile konut ve çatılı işyeri kira sözleşmelerinde geçerli olan kiracı aleyhine düzenleme yapma yasağı için kira bedeli bakımından istisna öngörülmektedir.
Bir yandan da ilgili hüküm nispi emredici nitelikli bir düzenlemedir. Dolayısıyla kira bedeline ilişkin kanun düzenlemeleri ile çatışan her türlü sözleşme hükmü kesin hükümsüz sayılmaktadır. Önemle belirtilmelidir ki kiracı aleyhine getirilen hükümlerin kiracı tarafından kabul edilmiş olması hükmü geçerli kılmamaktadır.
Dolayısıyla kira bedelinin arttırılması için öncelikle kira sözleşmesinin yenilenmesi gerekmektedir. Konut ve çatılı işyeri kiralarında kira sözleşmesi, kiracı tarafından kira süresinin bitiminden en az 15 gün önce bildirimde bulunulmadıkça sözleşme aynı koşullarla 1 yıl için uzamış sayılmaktadır.
Yenilenen kira sözleşmesinde geçerliliğini korumayan tek madde kira bedeline ilişkin hüküm olmaktadır. Böylece, yenilenen kira dönemlerinde başlangıçtaki kira bedelinden fazlasına karar verilmesi mümkün olmaktadır.
Yeni kira bedelinin geçerli olması için yeni kira bedeli üzerinde taraflarca uzlaşılmış olması ya da mahkeme kararı ile yeni kira bedelinin tespit edilmesi gerekmektedir.
Kanunen Kira Artışı Nasıl Yapılır?
Kanunen kira artışı nasıl yapılır diye bakıldığında, önceki kira dönemi uygulanan kira bedeli üzerinden yasal kira artış oranında arttırım yapılması suretiyle yeni kira bedeli belirlenmektedir. Tarafların yeni kira bedeli üzerinde uzlaşmış olması gerekmektedir.
Yasal kira artış oranından daha yüksek bir arttırım kiracı tarafından kabul edilmek zorunda değildir.
Kiralayanın kanunda belirtilen sınırları aşan haksız kira zammı kiracı tarafından kabul edilmek zorunda değildir. Kiralayanın bu talebini koruyan hiçbir hukuki düzenleme mevcut değildir.
Yasal kira artış oranına riayet eden bir kiracının, kira sözleşmesinden kaynaklanan diğer yükümlülüklerini de ihlal etmiyor olması halinde taşınmazdan tahliyesi mümkün değildir.
Tarafların kira artışı hususunda anlaşma sağlayamaması halinde mahkemeye başvurarak “kira bedelinin tespiti davası” açması gerekmektedir. Kira tespit davası sonucunda hâkim tarafından belirlenen yeni kira bedeli taraflar bakımından bağlayıcı olmaktadır.
Kira Tespit Davası Nedir?
Kira tespit davasının açılabilmesi için öncelikle taraflar arasında yazılı ya da sözlü bir kira sözleşmesinin bulunması gerekmektedir. Kira sözleşmesi taraflarının yenilenen kira dönemi kira bedeli üzerinde anlaşma sağlayamaması halinde bu davanın açılması suretiyle yeni kira bedeli hâkim tarafından belirlenmektedir.
Kira tespit davasının hem kiralayan hem de kiracı tarafından açılması mümkündür. Bu dava davalının ikametgahında ya da taşınmazın bulunduğu yerde bulunan sulh hukuk mahkemesinde açılmaktadır.
Kira tespit davasında, hâkim tarafından yasal kira artışı oranı gözetilmek suretiyle belirlenen yeni kira bedeli kira sözleşmesi tarafları bakımından bağlayıcı olmaktadır.
Kira bedeli tespit davası sonucunda hâkim tarafından verilen tespit kararının geriye dönük olarak yeni kira döneminin başlangıcından itibaren geçerli olması için TBK m. 345 hükmü ile öngörülen sürelere uyulması gerekmektedir. İlgili hüküm gereği yeni kira bedeli;
- Dava, yeni kira dönemi başlangıcından en az 30 gün önce açılmış ise yeni kira döneminin başlangıcından itibaren geçerli olmaktadır.
- Yeni kira dönemi başlangıcından en az 30 gün önce dava açılmamış olmasına rağmen kiracıya, kira bedelinin arttırılacağına ilişkin bir ihtarname tebliğ edilmiş ise yeni kira döneminin başlangıcından itibaren geçerli olmaktadır.
- Kira sözleşmesinde yeni kira döneminde kira arttırımı yapılacağına ilişkin hüküm bulunması halinde yeni kira döneminin sonuna kadar dava açılması durumunda yeni kira dönemini başlangıcından itibaren geçerli olmaktadır.
Yasal Kira Artış Oranı Nedir?
Konut ve çatılı işyeri kirası sözleşmelerinde belirli süreli kiralamalar için uzayan yeni kira döneminde geçerli olacak kira bedelinin belirlenmesi hususu TBK m. 344 hükmü ile düzenlenmektedir.
Yeni kira döneminde geçerli olmak üzere belirlenen kira bedeli, bir önceki kira dönemi uygulanan kira bedeli üzerinden kira artış oranı uyarınca yapılacak arttırım ile hesaplanmaktadır.
Kira artışı hesaplama hususu, TBK m. 344 hükmü ile üç fıkrada incelemektedir:
- Taraflar arasında anlaşma bulunması halinde yasal kira artış oranı
- Taraflar arasında anlaşma bulunmaması halinde yasal kira artış oranı
- 5 yıldan uzun süreli veya 5 yılın sonunda uzayan kira sözleşmelerinde yasal artış oranı
Taraflar Arasında Anlaşma Bulunması Halinde Yasal Kira Artış Oranı (TBK m. 344/f.1)
Taraflar, sözleşme serbestisi ilkesi gereği kira sözleşmesinin akdedilmesi esnasında kira bedelini belirleme hakkına sahip bulunmaktadır. Taraflar bu belirlemede yalnızca genel hükümler ile bağlıdır.
Genel hükümlerden anlaşılması gereken TBK m. 26 ve TBK m. 27 hükümleridir. Söz konusu hükümler gereği kira sözleşmesinin akdedilmesi esnasında tarafların bağlı olduğu hususlar şunlardır: İrade sakatlığı, aşırı yararlanma (gabin), hukuka ve ahlaka aykırılık.
Kira sözleşmesinin akdedilmesi esnasında kira bedelinin belirlenmesine ilişkin tarafları sınırlayan başka bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.
Taraflar, kira sözleşmesi akdedilmesi esnasında yahut daha sonrasında yenilenen kira döneminde uygulanacak kira artış oranı üzerinde anlaşmaları mümkündür. Uygulamada, kira sözleşmesinde yer alan bu maddeye “kira arttırım kaydı” denmektedir.
Sözleşmenin başlangıcında belirlenen kira bedelinin aksine, yenileme döneminde uygulanacak kira artış oranı kanun koyucu tarafından sınırlandırılmaktadır. Söz konusu sınırlandırma TBK m. 344/f.1 hükmü ile öngörülmektedir. İlgili hüküm şu şekildedir:
“Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır.”
İlgili hüküm nispi emredici nitelikte bulunmaktadır. Dolayısıyla bu hükme aykırı düzenlemeler dikey kesin hükümsüzlük yaptırımına tabi olmaktadır.
Buna göre, kira arttırım kaydı TÜFE oranına kadar geçerli kabul edilmekte olup TÜFE’den fazla kira artışı yapılan kısım hükümsüz sayılmaktadır.
Örneğin, TÜFE’de değişim oranı %12 olarak öngörüldüğü takdirde kira sözleşmesinde yer alan kira arttırım kaydı %13 olarak belirlenemez. Aksi takdirde TÜFE oranını aşan %1’lik kısım geçersiz olmaktadır.
Taraflar Arasında Anlaşma Bulunmaması Halinde Yasal Kira Artış Oranı (TBK m. 344/f.2)
Taraflar, kira sözleşmesi yapılırken ya da sonrasında kira artış oranı hesaplama hususunda anlaşmış olmak zorunda değildir. Taraflar arasında yenilenen kira dönemine ilişkin uygulanacak kira artış oranı belirlenmemiş ise TBK m. 344/f.2 hükmü uygulama alanı bulacaktır. İlgili hüküm şu şekildedir:
“Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir.”
Kira sözleşmesinde kira arttırım kaydı bulunmuyor ve ise kira sözleşmesinin mahkeme nezdine gelmesi halinde kira bedeli hâkim tarafından belirlenmektedir. Bu belirleme bakımından hâkim üç olgu ile bağlı bulunmaktadır.
Kiralananın Durumu:
Öncelikle hâkim, kiralananın durumu ile bağlı bulunmaktadır. Bu minvalde, kiralanan bakımından kiralandığı an ve yenileme anı arasındaki nitelik farklılıkları gözetilmektedir.
TÜFE:
Hâkim, TÜFE oranı ile bağlı bulunmaktadır. Dolayısıyla TÜFE ile öngörülen değişim oranını aşan bir bedel belirleyemez.
Hakkaniyet:
Hâkim tarafından hakkaniyet gereği piyasa koşullarını, tarafların ekonomik durumlarını gözetilmektedir. Bu bakımdan “eski kiracı indirimi” değerlendirmeye değer bir husustur.
Kira sözleşmesinin akdedilmesinden itibaren 5 yıl boyunca yenilenen sözleşmeler bakımından TBK m. 344/f.2 uygulanmaktadır. Bu süreç için kanun koyucu kiracıyı koruma düşüncesini benimsemektedir.
5 Yıldan Uzun Süreli Veya 5 Yılın Sonunda Uzayan Kira Sözleşmelerinde Yasal Kira Artış Oranı (TBK m. 344/f.3)
Kanun, TBK m. 344/f.3 ile kira bedelinin TÜFE’ye göre belirlenmesi zorunluluğuna istisna getirmektedir. Buna göre, kira sözleşmesinin akdedilmesinden itibaren 5 yıl geçmesi halinde kiralayan, kira bedelinin uyarlanması talebinde bulunma hakkına sahip olmaktadır.
Kanun koyucu, konut ve çatılı işyeri kiralarında benimsediği kiracıyı koruma şeklindeki anlayıştan bu hüküm ile ayrılmakta olup kiraya veren lehine bir düzenleme öngörmektedir.
Söz konusu hüküm gereği, taraflar arasında yapılan sözleşmede kira artırım kaydı bulunsun ya da bulunmasın 5 yılın dolmasını takiben yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli belirlenmesinde hâkim tarafından 4 olgu dikkate alınmaktadır:
Kiralananın Durumu:
Hâkim, kiralananın durumunu dikkate almaktadır.
TÜFE:
Hâkim, TÜFE ile öngörülen değer artışını dikkate almaktadır. Ancak bu oran ile bağlı değildir. Dolayısıyla TÜFE’den fazla kira artışı yapılması mümkündür. Bu kapsamda yapılan arttırımlar geçerli olmaktadır.
Hakkaniyet:
Hâkim tarafından hakkaniyet gereği piyasa koşullarını, tarafların ekonomik durumlarını gözetilmektedir. Bu bakımdan “eski kiracı indirimi” değerlendirmeye değer bir husustur.
Emsal Kira Bedelleri:
Belirli bir çevre için muntazaman akdedilen sözleşmelerde kabul edilen ve istikrar kazanmış kira bedelleri bakımından ulaşılan meblağdır.
Ev Sahibi Kiracıya En Fazla Ne Kadar Zam Yapabilir?
Konut ve çatılı işyeri kiralarında geçerli olan “kiracı aleyhine düzenleme yasağı” sebebiyle kira artışı bakımından kiraya veren aleyhine sınırlamalar öngörülmektedir.
Bu yasak kapsamında akdin ilk beş senesi kiracı korunmakta iken sonrasında kiraya veren lehine düzenlemeler öngörülmektedir:
- Akdin başlangıcında belirlenen kira bedeli üzerinden yapılacak olan artış bakımından üst sınır olarak TÜFE değişim oranı belirlenmektedir. Dolayısıyla kiraya veren en fazla TÜFE oranı kadar artırım yapma imkanına sahiptir. TÜFE’ye göre kira artış hesaplama şu şekilde yapılmaktadır:
Örneğin, taraflar arasında 15 Ağustos 2019’da aylık 1.500 TL bedel karşılığında kira sözleşmesi akdedilmiştir. Bu kira sözleşmesinin yenilenme zamanı 15 Ağustos 2020 olmaktadır. Bu kira döneminde uygulanacak TÜFE temmuz ayına ilişkin değişim oranı ise %11.51 olarak öngörülmektedir. Artış rakamı 172,5 olarak hesaplanmakta olup yeni kira bedeli 1672,5 olarak belirlenmektedir.
- Akdin gerçekleşmesi üzerinden 5 yıl geçtikten sonra ise kiraya veren, TÜFE oranı ile bağlı olmaksızın emsal kira bedelleri ile uyumlu bir meblağ talep etme hakkına sahiptir.
Bu düzenleme, mülkiyet hakkını ve dolayısıyla kiraya vereni koruma amacıyla getirilmiş bulunmaktadır. Kiraya veren, beş yılda bir bu imkânı kullanma hakkına sahip bulunmaktadır. Emsal kira bedellerine göre kira artışı neye göre yapılır diye bakıldığında, bilirkişi marifeti ile şu hususlar araştırılmaktadır:
- Kiralanana yakın bir muhitte bulunması
- Kiralanan ile aynı tarihlerde yapılmış olması
- Binanın yaşı
- Büyüklüğü
- Kullanım şekli
- Bulunduğu kat
- Kira bedelinin olağan şartlar altında belirlenmiş olması
“18.11.1964 tarihli ve 2/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bilirkişilerin taşınmazın serbest şartlarda boş olarak kiraya verilmesi hâlinde getireceğini bildirdikleri kira bedelinden (14.375TL) hak ve nesafet ilkesi gözetilerek uygun ve makul bir indirim yapılarak kira bedelinin tespiti yoluna gidilmesi gerekir.” (Y-HGK K.2021/1168)
2023 Kira Zammı Ne Kadar?
8 Haziran 2022 tarihinde TBMM Genel Kurulu tarafından kabul edilen 7409 sayılı Kanun ile Türk Borçlar Kanunu’na geçici madde eklenmiş olup 2022 kira artış oranı düzenlenmektedir.
Söz konusu hüküm ile kira artışı bakımından 2023 Temmuz'a kadar %25 olarak belirlenen sabit oran öngörülmektedir. Böylece kiralayan lehine, bir önceki yıla ait kira bedelinin %25’ini geçmemek koşuluyla kira artışı yapılması mümkün kılınmaktadır.
Taraflar arasında bir anlaşma bulunan hallerde bu anlaşma, bulunmayan hallerde ise TÜFE oranı %25’i geçmemek kaydıyla geçerli kalmaya devam etmektedir.
Taraflar arasında sabit oranı geçecek surette yapılan sözleşmeler, fazla miktar yönünden hükümsüz olmaktadır. Kira artış oranı 2023 yılında temmuz ayına kadar bu surette belirlenmektedir.
%25 Kira Zammı Kimleri Kapsıyor?
Söz konusu düzenleme 11 Haziran 2022 tarihinden 1 Temmuz 2023 tarihine kadar geçen sürede kira sözleşmesi yenilenenler bakımından uygulanma olanağına sahiptir.
Kira sözleşmesi bu tarihten önce yenilenenler yahut bu tarihler arasında kira sözleşmesi akdedenler bakımından ise uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
İlgili düzenleme, kira sözleşmesinin süresinin başlangıçta ne kadar belirlendiği önem arz etmeksizin uygulanma olanağına sahiptir. Dolayısıyla bir seneden fazla süreli kira sözleşmelerinin bu tarihler arasında yenilenmesi halinde de bu kurala tabi olmaktadırlar.
Ayrıca, söz konusu hüküm konut kiraları bakımından geçerli olmaktadır. Dolayısıyla iş yeri kira sözleşmeleri bakımından genel kurallara göre kira artışı yapılması gerekmektedir.
İlgili düzenleme ile TBK m. 344/2 hükmüne atıf yapılarak hâkim tarafından alınan kararlarda da bu hükmün uygulanacağı belirtilmektedir. Ancak atıf yapılan hüküm kira arttırım kaydı bulunulmayan durumlarda açılan kira tespit davalarına ilişkindir.
Bu husus hata olarak değerlendirilmekte olup asıl amaçlananın TBK m. 344/3 hükmüne atıf yapılması olduğu belirtilmektedir. Bu değerlendirme ile emsal kira bedellerine göre kira artışı yapıldığı durumlarda dahi hâkimin sabit oran (%25) ile bağlı olduğu sonucu çıkmaktadır.
%25 Kira Artışı Ne Zamandan İtibaren Geçerli?
Kira artış oranı bakımından sabit oran öngören yasa düzenlemesi 8 Haziran 2022 tarihinde kabul edilmiş olup 11 Haziran 2022 tarihli Resmî Gazete ile yayımlanmıştır.
Kanun’un 5. Maddesi ile yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmaktadır. Dolayısıyla yürürlük tarihi olan 11 Haziran 2022 tarihinden başlamak üzere geçerli olmaktadır.
Kabul edildiği 8 Haziran 2022 tarihi ve yürürlüğe girdiği 11 Haziran 2022 tarihleri arasında ise bu hükmün uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
Dolayısıyla kira artış oranı 2023 yılının büyük kısmında bu hükme göre belirlenmektedir.