Aile Düzenine Karşı Suçlar

Türk Ceza Kanununun (TCK), “Aile Düzenine Karşı Suçlar” başlıklı 8. bölümünde yer alan TCK m. 230 ve TCK m. 235 hükümleri arasında düzenlemiştir. Aile düzenine karşı suçlar;

  • Birden çok evlilik, hileli evlenme suçu (TCK 230),
  • Çocuğun soy bağını değiştirme suçu (TCK 231),
  • Kötü muamele suçu (TCK 232),
  • Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçu (TCK 233),
  • Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu (TCK 234)

olarak sayılmaktadır. 5237 sayılı Kanunun aile düzenine karşı suçlar bölümünde aile kurumunun ve evlilik birliğinin korunması esası benimsenmiştir.

Aile Yükümlülükleri Nelerdir?

Aile yükümlülükleri, ailenin maddi ve manevi varlığının korunması ve geliştirilmesi için yerine getirilmesi gerekli olan davranışlardır. Aile yükümlülükleri hem eşlerin birbirine karşı hem de anne ve babanın çocuğa karşı yükümlülüklerini kapsamaktadır.

  • Aile birliğinin mutluluğunu sağlama yükümlülüğü,
  • Eşlerin birbirine karşı sadakat gösterme yükümlülüğü,
  • Ailenin birlikte yaşama yükümlülüğü,
  • Eşlerin birbiriyle dayanışma ve birbirine yardımcı olma yükümlüğü,
  • Anne babanın bakım ve gözetim yükümlülüğü,
  • Eşlerin evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katılma yükümlülüğü,
  • Eşlerin meslek ve iş seçimine özen gösterme yükümlülüğü

olarak sayılmaktadır.

Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Nedir?

Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali, TCK m. 230 vd. ile düzenlenen “aile düzenine karşı işlenen suçlar” arasında sayılan suç tiplerinden biridir.

Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali Yargıtay kararı uyarınca aşağıdaki davranışlar suç teşkil etmektedir:

  • Evlilik dışı doğmuş bir çocuğun terk edilmesi suçtur.
  • Eşe ve çocuğa karşı bakım ve gözetim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçtur.
  • Çocuğa karşı eğitim yükümlülüğünün ihlal edilmesi suçtur.
  • Velayeti kendisinde olan çocuğun başkasına bırakılması suçtur.
  • Yeni doğan bir bebeğin, bir ücret karşılığında bakıcıya bırakılmasına rağmen ilgilenilmemesi suçtur.

Aile hukukundan doğan yükümlülüklerden biri olan sadakat yükümlülüğünün ihlal edilmesi halinde tazminat talep etme hakkı doğmaktadır. Ancak tazminat talebinde bulunan kişinin zararını ispat etmesi gereklidir. Aksi takdirde, aile hukukundan doğan yükümlülüğün ihlali tazminat hakkını doğrudan doğurmamaktadır.

Birden Çok Evlilik, Hileli Evlenme, Dinsel Tören Suçu (TCK Madde 230)

TCK m. 230’da birden çok evlilik yapmak ve hileli evlenmek suç olarak tanımlanmıştır. Bu hükme göre;

  • Evli olmasına rağmen bir başkasıyla evlenen kişi hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Kendisi evli olmamakla birlikte evli olduğunu bildiği bir kimse ile evlenen kişi hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Gerçek kimliğini saklayarak bir başkasıyla evlenen kişi hakkında 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.

Birden çok evlilik aynı zamanda mutlak butlan sebebidir. Dolayısıyla, evliliğin iptali davası açmak için sebep oluşturmaktadır. Evliliğin iptali davasının herkes tarafından açılması mümkündür.

Birden çok evlilik yapma ve hileli evlenme suçları şikâyete tabi suçlardan değildir. Dolayısıyla re’sen takip edilmektedir. Bu suç bakımından dava zamanaşımı süresi ise suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Çocuğun Soybağını Değiştirme Suçu (TCK Madde 231)

TCK m. 231’de bir çocuğun soybağının değiştirilmesi suç olarak tanımlanmıştır. Bu hükme göre;

  • Bir çocuğun soybağının değiştiren kişi hakkında halinde 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanmaktadır.
  • Bir çocuğun soybağını gizleyen kişi hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanmaktadır.
  • Sağlık kurumundaki bir çocuğun başka bir çocukla karışmasına neden olan kişi hakkında 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.

Çocuğun soybağını değiştirme suçu, yetkili mercilere gerekli bilgileri vermemek ya da yanlış bilgiler vermek suretiyle işlenmektedir. Failde çocuğun soybağının değiştirme veya gizleme kastı bulunması zorunludur.

Çocuğun soybağını değiştirme suçu şikâyete tabi suçlardan değildir. Dolayısıyla re’sen takip edilmektedir. Bu suç bakımından dava zamanaşımı süresi ise suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Kötü Muamele Suçu (TCK Madde 232)

TCK m. 232’de kötü muamele suçu düzenlenmiştir. Buna göre;

  • Aynı konutta birlikte yaşadığı kişilerden birine karşı kötü muamelede bulunan kişi hakkında 2 aydan 1 yıla hapis cezası verilmektedir.
  • Sahip olduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişi hakkında 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.

Kötü muamele oluşturan davranışlar merhamet ve şefkat ile bağdaşmayan eylemlerdir. Aç bırakma, uyutmama, korkutma, sürekli dalga geçme gibi eylemler örnek verilebilir.

Kişinin bedeninde tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçünün ötesinde bir etki meydana getiren davranışlar kötü muamele suçunu değil kasten yaralama suçunu teşkil eder.

Kötü muamele suçunun oluştuğundan bahsedebilmek için davranışlar süreklilik arz etmelidir. Anne ya da baba, bakım ve gözetim yükümlülüğünün ihlali oluşturacak davranışları süreklilik arz edecek sıklıkla yapıyorsa suç oluşmaktadır.

Kötü muamele suçu şikâyete tabi suçlardan değildir. Dolayısıyla re’sen takip edilmektedir. Bu suç bakımından dava zamanaşımı süresi ise suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu (TCK Madde 233)

TCK m. 233’de aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suç olarak düzenlenmiştir. Bu hükme göre;

  • Bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünün ihlali suçu işleyen kişi hakkında 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Hamile kişi terk eden kişi hakkında 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Çocuklara zarar verecek şekilde davranan anne ve/veya baba hakkında 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.

Örneğin; alışkanlık haline gelmiş sarhoşluk, uyuşturucu madde kullanımı, çocuğun bakım ve gözetim yükümlülüğü ihlali gibi davranışlar nedeniyle çocuklarının güvenlik, sağlık ve ahlakını ağır şekilde tehlikeye sokması halinde bu suç gerçekleşmektedir.

Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçu tasnifi gereği şikâyete tabi suçlardan değildir. Dolayısıyla re’sen takip edilmektedir. Bu suç bakımından dava zamanaşımı süresi ise suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Çocuğun Kaçırılması Ve Alıkonulması Suçu (TCK Madde 234)

TCK m. 234’de çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suç olarak düzenlenmiştir. Bu hükme göre;

  • Velayet hakkı bulunmayan anne veya baba ya da 3. dereceye dahil akraba tarafından bir çocuğun kaçırılması ya da alıkonulması halinde 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Kanuni temsilcisinin bilgisi veya rızası olmaksızın evi terk eden bir çocuğu ailesi veya kolluk kuvvetlerine haber vermeden yanında tutan kişi hakkında 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
  • Çocuğun kaçırılması ya da alıkonulması suçunun cebir ve tehdit ile işlenmesi halinde verilecek ceza 1 kat arttırılmaktadır.

Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan bahsedebilmek için çocuğun 16 yaşını doldurmamış olması gerekmektedir. Kaçırılan ya da alıkoyulan çocuk 12 yaşını doldurmadığı takdirde verilecek ceza bir kat arttırılmaktadır.

16 yaşını doldurmuş bir çocuğun kaçırılması veya alıkonulması ise “çocuğun kaçırılması ve alıkonulması” suçu meydana getirmez. Bu durumda “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçunun oluşması mümkündür.

Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun yabancı biri tarafından işlendiğinden bahsedebilmek için küçüğün kendi isteğiyle evi terk etmesi gerekir. Zira, kendi rızası dışında evi terk eden bir çocuğun yabancı biri tarafından alıkonulması halinde “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçu meydana gelmektedir.

Ancak, çocuğun kaçırılması veya alıkonulması fiilinin zorunluluk hali kapsamında işlendiği takdirde kişiye ceza verilmemektedir.

Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu şikâyete tabi suçlardan değildir. Bu suç bakımından dava zamanaşımı süresi ise suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıldır.

Yabancı biri tarafından çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu ise şikâyete tabi bir suçtur. Dolayısıyla 6 ay içerisinde şikâyet hakkının kullanılması gerekmektedir.

Aile Hukukundan Doğan Yükümlülüğün İhlali Suçu (TCK 233) Şikayet Dilekçesi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına

Müşteki: A.B. (T.C. Kimlik No: 12543788)

Vekil: Avukat Pınar Denktaş

Konu: Şikâyet dilekçemizdir.

Suç: Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali

Suç tarihi: 2024

Açıklamalar:

Şüpheli, müşterek çocuğa karşı bakım ve gözetim yükümlülüğünü ihlal etmiştir. Müşterek çocuğun güvenliğini, sağlığını ve kişisel gelişimini riske atmıştır. Tüm bu sebeplerle şüphelinin cezalandırılmasını talep ederiz.

Sonuç ve İstem: 

Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle şüpheli hakkında kamu davası açılmasını arz ve talep ederiz.