Uzaklaştırma Kararı

Günümüz toplumunda insan ilişkileri karmaşık bir hal almış ve bu karmaşa içerisinde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkmıştır. Son zamanlarda gittikçe artan fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet olayları ortaya çıkan bu sonuçlardan bazılarıdır. Şiddet olaylarının artması, önleyici/koruyucu tedbirleri de beraberinde getirmiştir. Koruyucu tedbirleri sadece kadınlar lehine değil, erkekler lehine de talep mümkündür. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında uygulanabilecek tedbirlerden bazıları şunlardır:

  • Hakaret ve Tehdit Yasağı
  • Evden Uzaklaştırma
  • Adrese Yaklaşmama
  • Çocukla Görüşmenin Refakatçi Eşliğinde Yapılması
  • Çocuklara Yaklaşma Yasağı
  • Eşyalara Zarar Verme Yasağı
  • İletişim Kurma Yasağı
  • Silah Teslimi
  • Alkol ve Uyuşturucu Kullanma Yasağı
  • Sağlık Kuruluşuna Başvurma ve Tedavi

uzaklaştırma kararı

Uzaklaştırma Kararı Hangi Hallerde Verilir?

Öncelikle belirtmek isteriz ki uzaklaştırma kararının verilebilmesi için somut bir şekilde şiddetin uygulanması şart değildir. Zira yalnızca şiddet tehdidinin, şiddet ihtimalinin varlığı bile kişilerin hayatını olumsuz etkileyebilmekte ve kişiler bu tehdide karşı koruyucu tedbirlere başvurma ihtiyacı hissedebilmektedir. Sonuç olarak uzaklaştırma kararının verilebileceği haller yalnızca şunlardır şeklinde bir sonuca varmak mümkün olmayacak zira bu tedbirlerin uygulanmasına sebep olacak davranışlar çok geniş bir yayılım alanı bulabilecektir. Ancak genel hatları ile açıklayacak olursak uzaklaştırma kararı verilebilecek haller şunlardır:

  • Şiddet tehdidi
  • Kişiye hakaret
  • Aşağılama
  • Küçük düşürücü sözler söyleme
  • Psikolojik şiddet uygulama
  • Her türlü fiziksel şiddet
  • Cinsel şiddet
  • Ortak konutta mallara sürekli olarak zarar verme hali

Yukarıda sayılı durumların gerçekleşmesi gerekmeyip gerçekleşme ihtimalinin varlığı bileuzaklaştırma kararı talep edilebilmesi için yeterlidir.

Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır?

Uzaklaştırma kararı alınabilmesi için mahkemeye, konuya ilişkin olarak bir dilekçe sunulması gerekecektir. Ancak bunun mümkün olmadığı durumlarda karakola gidilerek ifade verilmesi ve ardından da uzaklaştırma kararı talebinin iletilmesi yeterli olacaktır.

Uzaklaştırma Kararı Nasıl Çıkar?

Koruyucu tedbirlerin alınması için herhangi bir delil veya belge aranılmamaktadır. Kişilerin bu yöndeki talepleri yeterli olacaktır. Çünkü bu tedbirlerin alınmaması kişiler üzerinde geri dönüşü mümkün olmayan zararlara yol açabilmektedir. Hukuk devleti olmanın bir gereği de bu zararlar sonucu failleri cezalandırmaktan önce zararların meydana gelmesini engellemektir. Bu noktada koruyucu tedbirlere büyük rol düşmektedir.

Uzaklaştırma kararına yönelik mahkemeye dilekçe sunulduktan veya konuya ilişkin kolluğa ifade verildikten sonra başvuruyu alan mahkeme veya kolluk amiri, uzaklaştırma kararına dair talepleri inceler; eğer uygun görürse gerektiği şekilde uzaklaştırma kararını verir. Kolluk amirinin bu kararı verebilmesi kural değil istisnadır.

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere asıl olan uzaklaştırma kararını hakimin vermesidir ancak bazı durumlarda kişilerin mahkemeye dilekçe yazması, hakimin bu konuda karar vermesi somut olay bakımından çok uzun gelebilmektedir. Dolayısıyla bu hallerde ‘polis uzaklaştırma kararı verebilir mi’ sorusuna evet demek mümkün olmaktadır. Ancak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde uzaklaştırma kararı veren kolluk amiri bu kararı, kararı takip eden ilk iş günü onaylanmak üzere hakime bildirmek zorundadır. Kolluk amirinin kararı hakime bildirmesinin ardından hakim kararı onaylamalıdır. Onaylanmaması halinde uzaklaştırma kararının hiç alınmamış gibi sonuç doğurması mümkün olacaktır. 

Uzaklaştırma Kararı Kimlere Verilir?

Uzaklaştırma kararının asıl amacı ısrarlı bir şekilde takibe maruz kalan kişileri, aile bireylerini, çocukları, kadınları korumaktır.  Bu kapsamda sevgiliye uzaklaştırma kararı alınması, komşuya uzaklaştırma kararı alınması da mümkündür. Çünkü somut olayda şiddetin, şiddet tehdidinin kimden geleceğinin bir garantisi yoktur; dolayısıyla 6284 Sayılı Kanunun uygulanabilmesi için şiddetin, şiddet tehdidinin kimden geldiğinin bir önemi yoktur.

Uzaklaştırma Kararı Kaç Gün Sürer?

Kişilerin şiddete, şiddet tehlikesine ne kadar süre maruz kalacakları ölçülebilir bir husus değildir. Hal böyle iken tehditlere karşı uygulanacak koruma tedbirinin de ne kadar süre ile sınırlı olarak verileceği belirlenememektedir. Dolayısıyla uzaklaştırma kararının bir üst sınırı mevcut değildir. Ancak bu durum uzaklaştırma kararının süreli olarak verilmesine engel değildir yalnızca tehlikenin varlığının devamı süresince tedbirin uygulanabileceğine yönelik bir kuraldır. Şöyle ki uzaklaştırma kararı en fazla 6 aylığına verilebilir. 6 aylık süre, kural olarak uzaklaştırma kararının ilgilisine tebliğ veya tefhimi tarihinden itibaren işlemeye başlar. Sonrasında şiddet mağdurunun talebi üzerine bu süre uzatılabilir. Mağdurun kaç kez uzatma talebinde bulunabileceğine yönelik bir sınırlama mevcut değildir. Mağdur tehlike geçene kadar uzaklaştırma kararının uzatılmasına yönelik talepte bulunabilir.

Uzaklaştırma Kararı Kapsamı

Hakim uzaklaştırma kararı verirken karar ayrıntısında tam olarak hangi hallere ilişkin bir kısıtlama getirdiğini de belirtir. Örneğin lehine uzaklaştırma kararı verilen kişinin konutuna, okuluna veya işine yaklaşılmaması; şiddet tehdidi, hakaret, küçük düşürücü söz ve davranışlarda bulunulmaması; eşyalarına zarar verilmemesi şeklinde kararlar verilebilir. Ancak belirtmek gerekir ki uzaklaştırma kararında uzaklaşma fiilinin kaç metre ile sınırlı olacağına dair kanunda bir hüküm bulunmamaktadır. Yani ‘uzaklaştırma kararı kaç metre’ sorusuna verilebilecek net bir cevap yoktur. Aslında uzaklaştırma kararının icrasında mesafeden çok kararın işlevsel kalması adına uygulanan kurallar büyük önem taşır. Örneğin aleyhine ‘kişinin konutundan uzaklaşma’ kararı verilen kimsenin konutun karşısında sürekli olarak bulunması her ne kadar konuta girmeme kuralına uygun görünse de bu eylem kanaatimizce koruma kararının ihlal edildiği anlamına gelecektir.

Uzaklaştırma Kararı Sonrası Ne Olur?

Uzaklaştırma kararı ile birlikte şiddet mağdurunun zarar görme ihtimali en aza indirgenmeye çalışılmaktadır.  Bu tedbirlerin ihlal edilmesi durumundaysa çeşitli zorlamalar gündeme gelmektedir. Aleyhine uzaklaştırma kararı verilen kişinin koruma kararını ihlal etmesi durumunda, kişi aşamalı bir şekilde tazyik hapsine çarptırılacaktır. Bu zorlama hapisleri ile kişinin tedbire zorla uyması sağlanmaya çalışılacaktır. Tazyik hapsine ilişkin kararı hakim alır tazyik hapsinin icrası ise savcılık kanalıyla olur. Bu kararın verilebilmesi için, şiddet uygulayan kişinin tedbir kararını ne zaman ve nasıl ihlal ettiğinin kolluk kuvvetlerine bildirilmesi veya bir dilekçeyle birlikte savcılığa veya mahkemeye başvurması gerekmektedir.

Uzaklaştırma kararının ihlal edilmesi durumunda, Aile Mahkemesi hâkimi kişiye 3 ile 10 gün arasında bir tazyik hapsi verecektir. Bu tazyik hapsi herhangi bir ceza yargılaması yapılmaksızın verilir. Kişinin hâlihazırda bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturma evresinde olması, bu zorlama hapsinin infazına engel bir durum değildir.

Uzaklaştırma kararının birden fazla kez ihlal edilmesi durumunda her bir ihlalde verilecek tazyik hapsi süresi; 15 ile 30 gün arasında olacaktır. Ancak verilecek zorlama hapsi süreleri, toplamda 6 ayı geçemeyecektir.

Uzaklaştırma Kararına İtiraz

Aleyhinde uzaklaştırma kararı verilen kimse bu karara itiraz edebilir. Uzaklaştırma kararına itiraz Aile Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile yapılır. Bu dilekçe uzaklaştırma kararı veren Aile Mahkemesi’nin bir üst derecesine gönderilir. Uzaklaştırma kararına yönelik itirazda bulunacak kişinin dikkat etmesi gereken husus itiraz süresine ilişkindir. Zira uzaklaştırma kararına itirazda kararın ilgiliye tefhim ve tebliğinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre vardır.

Uzaklaştırma Kararı Sorgulama

Uzaklaştırma bir koruma kararıdır ve koruma kararları değişik iş dosyası niteliğindedir. Değişik iş ayrı bir dosyalama sistemidir. Bu dosyalar UYAP sisteminde görünmemektedir. Dolayısıyla kişi aleyhine uzaklaştırma kararı verilmişse bu kararların sorgulamasının adliyelerden yapılması gerekir. Fakat eğer koruma talep eden ile aleyhinde uzaklaştırma kararı verilen kişi arasında hâlihazırda bir boşanma davası varsa ve karar boşanma davası içerisinden verilmişse o halde UYAP vatandaş portal üzerinden uzaklaştırma kararı sorgulaması yapılabilinecektir.

Uzaklaştırma Kararı Sicile İşler Mi?

Koruyucu tedbir kararları adli sicil kaydında yer almamaktadır. Bu sebeple sabıka kayıtlarında uzaklaştırma kararına ilişkin sorgulama yapılması mümkün olmayacaktır.

Uzaklaştırma Kararı Dilekçesi

 

İSTANBUL NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE

TALEPTE BULUNAN           : A.A (T.C.________)

ADRES                                 : _________________                    

VEKİLİ                                  : AVUKAT PINAR DENKTAŞ

ADRES                                 : _________________            

TALEP EDİLEN                    : B.B (T.C.________)

ADRES                                 : _________________                     

TALEP KONUSU                  : Müvekkilim A.A’nın aleyhinde koruma talep edilen B.B tarafından gördüğü fiziksel, psikolojik, şiddet, tehdit ve hakaret nedeni ile Sayın Mahkemenizden, 6284 SAYILI AİLENİN KORUNMASI VE KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN uyarınca ilgili tedbirlerin alınması hakkında talep ve beyanlarımızın sunulmasıdır.

AÇIKLAMALAR                   :

  1. 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kişilerin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemek olup, anılan Kanun kapsamında, müvekkilimin şiddete uğrama tehlikesi ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olması nedeniyle koruma tedbirlerine başvuru gereği hasıl olmuştur. Şöyle ki;

  2. B.B, müvekkile hakaret etmekte, fiziksel şiddet uygulamakta, ortak çocuklara şiddet uygulamakta, ortak çocukların, akrabaların, komşuların önünde müvekkili küçük düşürücü şekilde hakaret etmekte, telefon mesajları ile tehdit etmekte, fiziksel, psikolojik şiddet uygulamaktadır.

  3. Müvekkil A.A karşı taraf B.B ile halihazırda evlidir ve işbu evlilikten _________ ve _________ adlarında müşterek çocukları bulunmaktadır. Müvekkil, şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanmak istemektedir fakat B.B tarafından evlilik süresince devam eden tüm psikolojik ve fiziki şiddetler müvekkilimizin boşanmak istemesiyle artmış ve müvekkilimin canına ve malına kastedecek boyuta ulaşmıştır. Nitekim müvekkil, davalının işbu tüm şiddet, baskı ve eylemlerine dayanamayarak can güvenliğinin tehlikede olduğunu düşündüğünden __________ tarihinde ________ adresinde bulunan müşterek aile konutunu terk etmiştir.

  4. Ekte B.B tarafından kullanılan __________ numaralı telefondan müvekkile iletilmiş olan mesajlar yer almaktadır. Mesajlarda da görüldüğü üzere B.B, müvekkile karşı hakaret ve tehditlerde bulunmuştur.

  5. İlgili mesajlarda da görüldüğü üzere B.B, müvekkilimin can ve mal bütünlüğüne karşı sürekli olarak tehditler ve hakaretlerde bulunmaktadır.

  6. B.B tarafından icra edilen müvekkilime karşı bu davranışların engellenmemesi halinde ise müvekkilimin şiddete uğrama tehlikesi bulunmaktadır. Müvekkilim, yaşamış olduğu bu psikolojik şiddet ve fiziksel şiddetin tekrarının yaşanmaması, müvekkilimin canına ve malına kastedilmesinin önüne geçilebilmesi adına ivedi olarak B.B hakkında koruma tedbirlerinin uygulanması gerekmektedir.

  7. Müvekkil bu yaşanan olaylar neticesinde işini yapamayacak derecede etkilenmiş, yemek dahi yiyemez hale gelmiş ve hem fiziksel hem psikolojik olarak çok yıpranmıştır. Bu nedenle müvekkil kendisi, ailesi ve çocuklarına zarar gelebileceğine dair korku ve endişe duymaktadır.

  8. Müvekkilin güvenliğinin ve esenliğinin sağlanmasını için 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un tanıdığı yetki ve sağladığı olanaklar çerçevesinde, gerekli koruma tedbirlerinin alınarak uygulanmasına karar verilmesini isteme zorunluluğu hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER           : 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu ve diğer kanun hükümleri

HUKUKİ DELİLLER             : Mesaj görüntüleri, nüfus kayıtları, tanık beyanları ve temini mümkün her türlü delil

SONUÇ VE İSTEM                : Yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilimin güvenliğinin ve esenliğinin sağlanmasını teminen 6284 Sayılı Kanun uyarınca şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmadığı nazara alınarak B.B nezdinde;

  1. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-a maddesi uyarınca, müvekkilime karşı şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunulmamasına,

  2. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-c maddesi uyarınca _________________adresinde bulunan müvekkilimin ikamet ettiği binaya yaklaşılmamasına,

  3. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-d maddesi uyarınca, müvekkilimin yakınlarına ve akrabalarına yaklaşılmamasına,

  4. 6284 Sayılı Kanun’un 5/1-e maddesi uyarınca, müvekkilimin eşyalarına zarar verilmemesine,

  5. 6284 sayılı Kanun’un 5/1-f maddesi uyarınca, iletişim araçlarıyla veya sair surette müvekkilimin rahatsız edilmemesine, ve uygun görülecek başka tedbirlere karar verilerek YASAL 6 AY SÜRE İÇİN ÖNLEYİCİ TEDBİR KARARI VERİLMESİNİ, verilecek kararın muhataba bildirilerek karara uyması zorunluluğunun aksi halde ilgili maddelerince cezalandırılacağının ihtar edilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.

TALEP EDEN

A.A VEKİLİ
Av. PINAR DENKTAŞ