İddet Süresi

İddet süresi, diğer bir ismiyle iddet müddeti, boşanma davasının ardından veya evliliğin başkaca sebeplerle sona ermesinin ardından kadının yeni bir evlilik yapabilmesi için kanunen beklemek zorunda bırakıldığı 300 günlük süredir.

İddet beklemek ne demek soruları evliliği herhangi bir sebeple sona ermiş olan kadınların merak ettiği bir sorudur. Zira evliliğin resmi olarak sona ermesinin ardından kadın için iddet süresi başlamaktadır.

İddet süresi nedir şeklinde sorunun cevabı Türk Medeni Kanunu m. 132’de yer alır:

“Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün geçmedikçe evlenemez.”

İddet süresi, kanundaki adıyla bekleme süresi, yalnızca kadın için düzenlenmiştir. Kanunkoyucunun böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duymasının temel sebebi kadının gebe kalma riski taşıyor olması ve bu süre boyunca babanın belirli olması için kadının ve çocuğun korunmasıdır. Yani aslında doğması muhtemel çocuğun soybağı karışıklığının önlenmesi amaçlanmıştır.

iddet süresi nedir

İddet Ne Demek?

İddet kelime manası itibariyle ‘süre, saymak’ demektir. Dolayısıyla toplumda yaygınlaşmış bir ifade olan ‘iddet süresi, iddet müddeti’ hatalı bir kullanım şeklidir. Zira iddet müddeti ne demek sorusu süreyi saymak sürenin süresi gibi tuhaf manalara gelmektedir. Bu sebepledir ki kanunkoyucu iddet süresi yerine daha doğru bir tabir olan ‘bekleme süresi’ tabirini kullanmıştır.

İddet Süresi Nedir?

İddet süresi ne demek sorusuna yukarıda yaptığımız açıklamalar nezdinde bir cevap vermek gerekirse kadının yeniden bir evlilik birliği kurabilmesi için beklemesi gereken mühlettir. Her ne kadar kanunumuz evliliğin sona ermesinden itibaren 300 gün içinde kadının evlenemeyeceğini düzenlese de evlenilmesi halinde yokluk yaptırımını uygulamamıştır. Şöyle ki herhangi bir şekilde ilk evliliğin sona erdiği tarihten itibaren 300 gün geçmeden kadının yeni bir evlilik yapmış olması halinde bu evlilik geçerli kabul edilecektir. Yani iddet süresi evliliğin iptalini gerektirecek bir sebep olarak düzenlenmemiştir.

İddet Müddeti Nedir?

İddet ne demektir veya iddet neden beklenmelidir hususu doğan çocuğun soybağının tespitinde önemli rol oynamaktadır. Karine olarak iddet müddeti içerisinde doğan çocuğun babası evliliğin sona ermesinden önceki kocadır. Bu karine kesin bir karine değildir. Yani aksinin ispatı her zaman mümkündür.  Doğan çocuğun babası olmadığını iddia eden eski eş, çocuk ve kadına karşı soybağının reddi davasını açabilecektir.     

İddet Süresinin Amacı Nedir?

İddet süresinin amacı eşlerden ziyade doğacak çocuğun nesep karışıklığının engellenmesidir. Bu bağlamda iddet müddeti tarihi geçmişi itibariyle de oldukça eski bir kurumdur. Zira iddet müddeti İslam Hukuku’ndan günümüze gelmiş bir uygulamadır.  

İddet Süresi Hangi Koşullarda Sona Ermektedir?

Kadının bekleme süresi doğumla kendiliğinden sona erecektir. Bununla beraber kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbirleriyle evlenmek istemeleri hallerinde mahkemece bekleme süresi kaldırılacaktır.

İddet Süresi Nasıl Kaldırılır?

İddet süresi, kadının gebe kalma riskinin tamamen ortadan kalkması ve gebe olmadığını mahkemeye delillerle ispatı ile ortadan kalkabilir. Ayrıca, boşanmış eşler yeniden birbiriyle evlenmek isterse mahkeme bu süreyi ortadan kaldırır. Doğurmakla birlikte iddet süresi kendiliğinde sona erecektir.

İddet süresinin kaldırılmasını gerektiren sebepler bunlar olmakla beraber bu sebeplerin meydana gelmesi halinde kadının iddet süresi kendiliğinden ortadan kalkmamaktadır. Zira iddet süresinin kaldırılmasını gerektiren sebeplerin ortaya çıkması halinde kadının sürenin kaldırılmasına yönelik olarak mahkemeye başvuru yapması gerekecektir. Mahkemede yalnızca beyan yeterli olmayacaktır. Kadın iddiasının ispatına yönelik tıbbi belgeler ve deliller ile iddiasını ispatlamaya çalışmalıdır.

İddet müddetinin kaldırılması davası çekişmesiz yargı işidir yani bu davanın bir karşı tarafı yoktur.

Bu davada görevli olan mahkeme Aile Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise kadının yerleşim yeri mahkemesidir.

İddet süresi kaldırma ücreti her sene Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenecek avukatlık ücreti üzerinden hesaplanacaktır.

İddet Süresinin Kaldırılması İçin Gerekli Olan Evraklar Nelerdir?

İddet süresinin kaldırılması için kadının gebe olmadığını kanıtlayan, bir hastaneden alınmış kesin ve tam belgeler eşliğinde mahkemeye başvurması gerekir. 2022 yılında bu süreç neredeyse bir ay sürmektedir.

İddet Hükmü Nedir?

İddet süresinin kaldırılmasına yönelik mahkemeye başvurulması halinde mahkeme iddet süresinin kaldırılıp kaldırılmamasına yönelik bir karar verecektir. Ancak mahkemenin iddet süresini kaldırabilmesi için yeterli delillerin mahkemeye sunulmuş olması gerekmektedir. Bu noktada sağlık kuruluşu raporları büyük önem taşımaktadır zira bu raporlarla kadının hamile olup olmadığı dolayısıyla iddet süresi beklemek zorunda olmadığı ispatlanmış olmaktadır. Mahkemenin iddet süresinin kaldırılmasına yönelik hükmü ile kadın artık evlenebilecek, kalan süreyi beklemek zorunda kalmayacaktır.

İddet Süresi Ne Zaman Başlar?

Evlilik; ölüm, ölüm karinesi, gaiplik, boşanma ile sona erebilmektedir. İddet süresinin başlangıç tarihi de bu sona erme hallerine göre değişiklik göstermektedir.

Ölüm veya ölümle aynı sonuçlara bağlanan ölüm karinesi halinde iddet süresi ölüm tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır. Gaiplik halinde mahkemece evliliğin feshine karar verilmesiyle süre başlayacaktır. Boşanma halinde ise boşanma kararının kesinleşmesi ile iddet süresi başlayacaktır.

İddet Süresi Nasıl Hesaplanır?

İddet süresi hesaplanırken dikkat edilmesi gereken en önemli husus iddet süresinin başlangıç tarihidir. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi iddet süresinin başlangıcında evliliğin hangi sebeple sona ermiş olduğuna bakılması gerekmektedir. Zira evliliğin sona erme nedenine bağlı olarak iddet süresi başlangıcı değişebilmektedir.

İddet Müddeti Neden 300 Gün?

Yukarıda bekleme süresinin 300 gün olduğunu açıklamıştık. Kanunkoyucu 300 günü tesadüfi bir değer olarak almamıştır. Zira 300 gün bir kadının geçirebileceği en fazla hamilelik sürecidir.

Boşanan Kadının İddet Süresi Nasıl Hesaplanır?

300 günlük süre kadının evlilik birliğinin kesin olarak sona ermesinden itibaren başlayacaktır.

Evlilik birliğinin sona ermesi halinden yalnızca boşanma anlaşılmamalıdır. Zira ölüm veya gaiplik hallerinde de evlilik birliği sona ermektedir. Dolayısıyla bu hallerde de 300 günlük süre geçerliliğini koruyacaktır.

Boşanan kadının iddet süresi boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlayacaktır. Kararın ne zaman kesinleştiği ise değişiklik gösterebilecektir. Şöyle ki boşanma kararı sonrası taraflar kanun yoluna başvurma süresi içerisinde başvuru yapmamışlarsa veya bu haklarında açıkça feragat etmişlerse başvuru süresinin geçtiği veya bu haklarından feragat ettikleri tarih itibariye boşanma kararı kesinleşmiş olacaktır. Ancak tüm bu ifade edilenlerle beraber taraflar kararı bir üst mahkemeye de taşıyabilirler. İşte bu halde üst mahkemelerin verdikleri kararın kesinleşmesi ile iddet müddeti başlayacaktır.

Ölüm Halinde İddet Süresi Var Mı?

Kocası ölen kadının iddet süresi de tıpkı boşanmış kadının süresi gibi 300 gündür. Ölüm halinde iddet süresi ölüm tarihinden itibaren başlayacaktır. Ölüm karinesi de hukuken ölüm ile aynı sonuçlara tabii olduğunda bu halin varlığında da ölüm olayının gerçekleşmiş olmasından itibaren süre başlayacaktır.

Gaiplik halinde evlilik direkt olarak sona ermemektedir. Dolayısıyla gaiplik halinde kadının bekleme sürecinin başlangıcı ölüm ve ölüm karinesi hallerinden biraz farklıdır. Gaiplikte evlilik kendiliğinden sona ermemektedir. Kocasının gaipliğine karar verilen kadının evliliğin sona erdirilmesine yönelik bir talepte bulunması gerekmektedir. Hakim bunun ardından gaipliğe ilişkin şartlar sağlanmışsa evliliğin feshine karar verecektir. İşte gaiplik halinde iddet müddeti başlangıç tarihi mahkemenin evliliğin feshine karar verdiği tarih olacaktır.

Kadının İddet Süresi Ne kadar?

Bu süre 300 günle sınırlıdır. Çeşitli hallerin varlığı halinde eski kanun döneminde kadının beklemesi gereken sürenin hakimin takdiriyle kısaltılması mümkündü. Ancak yeni TMK dönemindeyse iddet müddetine ilişkin çeşitli hallerin varlığı durumunda, hakimin takdir yetkisi olmaksızın bu süre tamamen ortadan kaldırılacaktır. Bunun haricinde kadının 300 günlük iddet müddeti kısaltılması veya uzatılması gibi bir durum mümkün olmamaktadır.

Boşanmış Bir Kadın Ne Zaman Evlenebilir?     

Boşanmış olan kadın çeşitli olasılıklar hesap edilerek şu hallerde tekrar evlenebilmektedir:

  • Boşanma kararının kesinleşmesinin ardından 300 gün sonra
  • Kadının doğum yapması halinde
  • Boşanmanın kesinleşmiş olması halinde 300 gün geçmeden hamile olunmadığının ispatıyla mahkeme kararıyla
  • Boşanılan eşle tekrar evlenilmek istenilmesi halinde mahkeme kararıyla beraber boşanmış kadın tekrar evlenebilmektedir.

İddet Nasıl Beklenir?

İddet süresinin nasıl beklenmesi hususunda Türk Hukuku’nda herhangi bir hüküm yoktur. Yani kadının iddet müddeti içerisinde bir tek evlenme hakkına bir sınırlama getirilmektedir. Ancak bu husus İslam Hukuku’nda farklı düzenlenmiştir.

Öncelikle İslam Hukuku’nda İddet suresinde kadın evden çıkabilir mi hususuna açıklık getirmek gerekmektedir. Şöyle ki kadının iddet müddeti içerisinde evden çıkıp çıkamayacağı hususu evliliğin hangi sebeple sona ermesine bağlı olarak değişmektedir.

Zira evliliğin ölümle sona ermesi halinde kadının ihtiyaçlarını karşılaması için dışarı çıkma gereksinimi doğmakta ve bu sebeple de dışarı çıkmasına müsaade edilmektedir. Ancak bu husus kadının kocası ile boşanmış olması halinde değişiklik göstermektedir. Zira boşanan kadına kocasının nafaka ödeme yükümü doğmakta bu sebeple kadın ihtiyaçlarını bu nafaka ile karşılayabilmektedir. İhtiyaçları karşılanan kadının da iddet müddeti süresi içerisinde dışarı çıkamaması gerekmektedir.

Genel düzenleme bu olmakla beraber mezheplere göre bu hususa ilişkin farklı düşünceler de mevcuttur.

İslam Hukuku’nda İddet

İslam'da iddet süresi hem hukuken hem de dinen kadının beklemesi gereken bir süre olarak düzenlenmiştir.

İslam Hukuku’nda kadın da erkek de boşandıktan sonra tekrar evlenebilmektedir. Ancak: ‘Yeni evlilik için kadının beklemesi gereken bir müddet vardır. Bu müddet nihayet bulmadıkça zevc veya zevce başkasıyla bazı ahvalde birbiriyle tekrar evlenemezler.’ Yapılan açıklamadan da anlaşılacağı üzere günümüz hukukunda olduğu gibi İslam Hukuku’nda da kadının yalnızca başka bir erkekle değil eski kocasıyla evlenmesi  halinde de iddet müddeti söz konusu olacaktır.

İslam Hukuku’nda iddete ilişkin hem kitap hem de sünnet delili mevcuttur. Bu hususta kitaptaki iddet mevzusu şu şekildedir:

“Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ay hali (hayız veya temizlik müddeti) beklerler…” (Bakara, 2/228), “içinizden ölenlerin geride bıraktıkları eşleri, kendi kendilerine dört ay on gün (iddet) beklerler…” (Bakara, 2/234)

Sünnetten delil ise Hz. Peygamber’in şu hadisidir:

“Allah’a ve ahiret gününe inanan bir kadın için ölmüş olan herhangi bir kimse için üç günden fazla yas tutması helal değildir. Ancak koca bundan müstesnadır; onun için dört ay on gün yas tutar (ve iddet bekler).” (Buhari, 1992:VI,186; Ebu Davud, 1992:II,722; Tirmizi, 1992:III,500;…)

İddetin hukuki bir boyut kazanmasının tek sebebi çocuğun nesep karışıklığının önlenmesi değildir. Zira iddet hem kitapta hem de Hz. Peygamber’in sözlerinde yer bulmuş bir kavram olduğu için aynı zamanda ibadet olarak görülmüştür. Yani iddetin oluşum hikmetleri arasında Allah’ın koyduğu emirlere uymak ve bu vesile ile ibadet etmek de yer almaktadır.

Bununla beraber kadının beklemesi gereken süre eğer eşi ölmüş ise onun ölümüne duyulan üzüntü ve kederin de bir yansımasıdır.

İddetin diğer bir hikmeti ise tekrardan eşlerin evlilik birliğini yürütebileceklerine dair inançlarının olması halinde onlara bir fırsat vermektir.

Erkeğin İddet Süresi Var Mı?

İddet süresinin kanunkoyucu tarafından düzenlenmesinin amacı evliliğin sona ermesi halinde doğan çocuğun nesep karışıklığının önlenmesidir. Dolayısıyla evliliğin sona ermesinin ardından erkek için de bir iddet mühleti öngörmek düzenlemenin amacına uygun olmayacaktır. Zira doğurganlık özelliği kadına mahsus bir özelliktir. Sonuç olarak Türk Hukuku’nda erkek için bir iddet süresi yoktur.

İddet Süresi Kaldırma Dilekçe Örneği

                                          İSTANBUL AİLE MAHKEMESİNE

DAVACI             : __________

VEKİLİ               :  Av. Pınar DENKTAŞ

DAVALI              :  (Hasımsız)

KONU               :  Müvekkilim ______’nın bekleme süresinin kaldırılması talepli dava dilekçemizin sunulmasıdır.

AÇIKLAMALAR   :

  1.  Müvekkilim ________ ile eski eşi______ İstanbul ___ Aile Mahkemesinin____ Esas ve ____ Karar sayılı dosyası ile _____ tarihinde boşanmışlardır. Aile Mahkemesinin vermiş olduğu boşanma kararı _____ tarihinde kesinleşmiş ve karar nüfusa işlenmiştir.
  2. Müvekkilim _______ boşanma kararının ardından yeniden evlenmek istemektedir. Müvekkilim halihazırda hamile olmayıp bu keyfiyet Sayın Mahkemenizce belirlenecek herhangi bir sağlık kuruluşunca ispat edilebilecektir. Müvekkilimin yeniden evlenme isteği  karşısında  300 günlük bekleme süresinin kaldırılması gerekmektedir. Bu sebeple iş bu davayı açma zaruretimiz hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER     :   TMK, HMK ve ilgili sair yasal mevzuat

HUKUKİ DELİLLER      :   Nüfus Kayıtları, boşanma ilamı, sağlık kuruluş raporu ve her türlü yasal delil.

SONUÇ VE İSTEM        :   Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenlere dayanarak Sayın Mahkemenizce gerekli tüm incelemeler yapılarak; Müvekkilim hakkında Türk Medeni Kanununun ilgili maddesi gereğince zorunlu olan kadının 300 günlük bekleme süresinin kaldırılmasına karar verilmesini saygılarımla vekaleten  arz ve talep ederim.    

Davacı Vekili

Av. Pınar DENKTAŞ